Biorezonans Ağrı Terapisi

Ağrı, Vücudun Herhangi Bir Yerinden Kaynaklanan, Organik Bir Nedene Bağlı Olan Veya Olmayan Insanın Geçmişteki Tüm Deneyimlerini Kapsayan, Hoş Olmayan Özel Bir Duyudur.

Biorezonans İle Ağrı Terapisi

Ağrılar akut ve kronik olabilir. Günlük stres faktörleri vücut üzerinde çoğumuzun düşündüğünden daha fazla etkiye sahiptir. Her iki tip ağrının, nedeni de şiddeti de birbirinden farklıdır. Hastanın ağrısı öncelikle hekimler tarafından incelenmeli ve nedeni araştırılmalıdır.

Biorezonans ağrı terapileri vücudun, insan zihninin, bilincinin ve bilinç dışının enerji düzeyinde dengelenmesi olarak da tanımlanabilir.

Biorezonans terapisi ile akut veya kronik ağrınızın çözümü desteklenmektedir. Akut ağrılarda şiddet azaltılabilirken, kronik ağrılarda ağrıya neden olabilecek fiziksel veya psikolojik etmenler ortaya çıkarılmaya çalışır ve onlara müdahale edilir.

Hastalıklara bütünsel bakış açısı

Biorezonans ağrı terapileri fiziksel ve ruhsal iyilik halini birbirinden ayırmaz. Aslında fiziksel sağlığı ve kişinin ruhsal dünyasını bir bütünün farklı tarafları olarak tanımlar. Dahası; ruhsal yapı fiziksel durumu ve hastalık halini etkiler ve çoğu zaman yaratır. Eğer konu kronik hastalıklarsa kişinin hayattaki duruşu-psikolojik arka planının kronik hastalıkta hiçbir rolünün olmadığını söylemek kesinlikle gerçek olamaz. Biorezonans terapileri rahatsızlığın ismine odaklanmak yerine altında yatan sebeplere odaklanır. Temel mantık, rahatsızlığın kendisi değil, o hastalığın ortaya çıkmasına sebep olabilecek potansiyel problemleri ortadan kaldırmaktır. Çünkü hastalık ancak bu şekilde kalıcı bir şifa bulur. Hastalığın ne olduğuna bakmaksızın; vücuttaki inflamasyonu azaltmaya yönelik herşey sağlığa hizmet eder ve rezonans terapileri de tam da bu noktada yerini bulur

Biorezonans Ağrı Terapisinin Etkili Olduğu Yaygın Ağrı Türleri

Biorezonans Ağrı Terapisi

En Sık Rastlanan Ağrılar

Migren, en sık görülen şiddetli, tekrarlayan bir birincil baş ağrısı türüdür . Tipik olarak vücudun sadece bir tarafında oluşan ağrı ile karakterizedir .  Altta yatan nedenler çeşitli olduğundan, özel bir protokol uygulanmaktadır. Örneğin ana sebep stres ise bach çiçek seansı, ağrıyı tetikleyebilcek besinler varsa gıda bağımlılık ve allerji terapileri, uyku problemleri ana sebeplerden biri ise uykuyu düzenleyici terapiler gerekli ölçülerde uygulanmaktadır.

Bazen dayanılmayacak kadar şiddetli olan  migren ağrıları, birkaç saat sürebileceği gibi, günlerce de devam edebilmektedir.

Biorezonansın başarılı olduğu alanlardan biri baş ağrılarıdır. Özellikle migren ağrılarında biorezonans tamamlayıcı bir etkiye sahiptir. Klasik tedavilerden farklı olarak,  ilaçsız ve yan etkisiz bir yöntem olan biorezonans terapilerinde başarı oranı oldukça yüksektir.

Stres : heyecan, gerginlik, yorgunluk ve yoğun duygular migrenin başlamasına neden olabilir.

Hormonal değişiklikler: kadınların büyük çoğunluğunda migren atakları adet döneminde sıklaşır ve şiddeti artar. Bazı kadınlarda ise ataklar sadece adet döneminde olur.

Bazı yiyecek ve içecekler : yiyecek ve içeceklerdeki bazı maddeler damarların genişlemelerine neden olarak, bazı maddelerse dolaylı olarak ağrıyı başlatabilir. Örneğin alkol doğrudan etki ederken, kafein ve nikotin dolaylı olarak etki etmektedir.

Uyku : fazla uyku ve uykusuzluk migren ağrısını başlatabilir.

İklim değişiklikleri : bazı migren hastaları iklim ve hava  değişikliklerinden etkilenebilmektedir.

Kokular : Ağır kokuların bazıları migreni tetikleyebilir.

Migren, birçok faktöre bağlı bir ağrı tipi olduğundan, özel bir protokol uygulanmaktadır. Bu nedenle stresi kolay yönetmek için Bach Çiçekleri seansı,  tetikleyici yiyecek ve içecek maddelerini azaltmak amacıyla gıda bağımlılık terapisi, uyku düzenini sağlayacak terapiler ve detoks protokolleri, biorezonans ağrı terapisi gibi kişinin ihtiyacına yönelik seanslardan tümünü veya birkaçını, gerekli ölçüde uygulamaktayız.

Fibromiyalji nedeni tespit edilemeyen, kaslarda, ensede, sırt, bel, kol, bacak ve kalça ekleminde belirgin ağrı ile seyreden yaygın vücut ağrılarıdır.  Bu kişilerde uyku bozuklukları, vücutta ağrılı hassas noktalar, eklemlerde sabah sertliği, ellerde ve kollarda uyuşma, şişlik hissi gibi şikayetler olup, sürekli halsizlik, yorgunluk, isteksizlik, mutsuzluk da eşlik edebilmektedir. Bağırsak çalışmasında düzensizlikler, kabızlık ve şişkinlik sık görülen şikayetlerdir. Bu kişilere yapılan tetkiklerde ağrıyı açıklayan bir bulguya rastlanmaz ve bu nedenle ağrıların nedeni psikolojik olarak algılanır.

Biorezonans ağrı terapisi  fibromiyaljide büyük oranda gerileme gerçekleşebilmektedir.

Ağrı seanslarıyla bireyin  hassas yapısına uygun ve kişiye özel terapi protokolleriyle  çok başarılı sonuçlar elde edilir.

Eklemler, vücudunuzda kemiklerinizin buluştuğu kısımlardır. Eklemler, kemiklerin hareket etmesini sağlar. Eklemler şunlardan oluşmaktadır:

  1. Omuzlar
  2. Kalçalar
  3. Dirsekler
  4. Dizler

Eklem ağrısı, vücudun herhangi bir eklemindeki rahatsızlık, ağrı ve acıyı ifade eder. Eklem ağrısı yaygın bir şikayettir. Eklem ağrısı bir hastalık veya yaralanma kaynaklı olabileceği gibi arterit nedeniyle gelişebilir. Bununla birlikte, başka koşullardan veya faktörlerden de kaynaklanabilir.  giderilmektedir.

Romatizmal hastalıklar, bağışıklık sisteminizin eklemlerinize, kaslarınıza, kemiklerinize ve organlarınıza saldırmasına neden olan hastalıklardır. Romatizmal hastalıklar genellikle ağrılı, kronik ve ilerleyicidir, bu da zamanla kötüleştikleri anlamına gelir. Farklı romatizmal hastalıkların farklı semptomları vardır:

  1. Eklem ağrısı
  2. Eklem veya eklemlerin şişmesi
  3. Sabahın erken saatlerinde en az bir saat süren eklem sertliği
  4. Eklem veya eklemlerde kronik ağrı veya hassasiyet
  5. Eklem bölgesinde sıcaklık veya kızarıklık
  6. Etkilenen eklem veya eklemlerde sınırlı hareket
  7. Yorgunluk

Spor, insanların sağlıklı yaşam sürdürebilmeleri için gerekliliktir. Ancak sportif faaliyetlerin rekabetçi özelliği kaynaklı yaralanma ve sakatlanmalar olasıdır. Bu yaralanma ve sakatlık durumları sonucunda akut ağrı gelişir ve tedavi süreci boyunca bu ağrı durumu kalıcıdır. Rezonans terapileri, akut ağrıyı desteklerken oluşan doku hasarının iyileşmesine katkı sağlar

Bel ve boyun ağrıları genellikle kısa sürelidir ve birkaç günden birkaç haftaya kadar sürer. Çoğunlukla fizikseldir, travma veya artrit nedeniyle ortaya çıkar. Travmadan kaynaklanan ağrı, bir spor yaralanması, ev veya bahçe kazaları ve araba kazasında olduğu gibi ani bir sarsıntı sonrası omurga kemiklerinde ve dokularda stres yaratan başka bir olay nedeniyle ortaya çıkabilir. Kronik bel ve boyun ağrısı süreye göre tanımlanır. Üç aydan uzun süren herhangi bir ağrı kronik kabul edilir.

Çoğu insan zaman zaman boyun veya bel ağrısı yaşar. Çoğu durumda, yanlış duruş veya aşırı yüke maruz kalmadan kaynaklanabilir.  Biorezonans terapileri ile bel ve boyun ağrılarına destek olunabilmektedir.

Ameliyat sonrasında verilen narkozun etkisini yitirmesiyle başlayan ağrı günlerce hatta bazen aylarca sürebilmekte. Bu ağrı verilen anestezi maddesinden kaynaklanabileceği gibi doku hasarına bağlı gelişebilmektedir. Anestezi nedeniyle oluşan ağrı genellikle birkaç saat içerisinde kaybolur ancak doku hasarına bağlı gelişen ağrı daha uzun süreli etki eder. Megalife Biorezonans Merkezi aracılığıyla ameliyat sonrası ağrılar artık kabus değil. Uyguladığımız ağrı protokolüyle fiziksel olarak gelişen ağrı hissi kaybolur ve iyileşme süreci desteklenir.

İdiyopatik ağrı, kaynağı bilinmeyen ağrı olarak da adlandırılır. Bu, doktorların 6 ay veya daha uzun süren ve tanımlanabilir bir nedeni olmayan kronik (uzun süreli) ağrı için kullandıkları terimdir. Kökeni genellikle bilinmese de, idiyopatik ağrı şiddetli olarak hissedilmekte ve yaşam kalitesini düşürmektedir. Örneğin, bazı insanlar kalıcı idiyopatik yüz ağrısı hissederler. Yüzünde bıçaklanma veya yanma ağrısı yaşayabilirler ve buna neden olan tanımlanabilir bir sinir veya doku hasarı yoktur. İdiyopatik ağrının başladığı andan itibaren bilinmeyen bir kaynağı olabilir.

Ağrının kaynağının bilindiği veya idiyopatik olabileceği bir dizi hastalık ve durum vardır;

  1. Fibromiyalji
  2. Multipl skleroz
  3. Eller ve ayaklarda uyuşma
  4. İdrar yolu enfeksiyonu
  5. Göz ve baş ağrısı
  6. Çene ağrısı
  7. Beyin ve organlar arası iletişimi sağlayan sıvı basıncının artması sonucu gelişen ağrılar
  8. Huzursuz bağırsak sendromu (IBS)

Eğer yukarıdaki ağrı tiplerinden herhangi birini tecrübe ediyorsanız ve belirtileriniz şiddetli ise biorezonans ağrı terapisi ile şiddetini azaltabilir ve altta yatan sebebe ulaşıp bu sorun üzerinde çalışabiliriz.

Adet krampları (dismenore) alt karın bölgesinde zonklama veya kramp ağrılarıdır. Çoğu kadın adet dönemlerinin hemen öncesinde ve sırasında adet krampları yaşar. Bazı kadınlar için ağrı seviyesi oldukça düşüktür. Bazı kadınlarda ise adet krampları, her ay birkaç gün günlük aktivitelere müdahale edecek kadar şiddetli olabilir. Endometriozis veya rahim fibroidleri gibi durumlar adet kramplarına neden olabilir. Nedeni tedavi etmek ağrıyı azaltmanın anahtarıdır. Başka bir durumdan kaynaklanmayan adet krampları yaşla birlikte azalma eğilimindedir ve genellikle doğumdan sonra düzelir. Buna ek olarak regl dönemini stresli geçirme veya genel olarak stresli bir yaşam tarzına sahip olma da ağrıları arttıran etmenler arasındadır.

Regl dönemi ağrıları kişisel deneyimlerdir ve her kadında farklı deneyimlenebilmektedir. Bu nedenle biorezonans ağrı terapisi ile Bach çiçekleri terapisi psikolojik ağrılarda etkili olurken fizyolojik sebepler için farklı ağrı protokolleri ve remedyler kullanılarak ağrı şiddetinde azalma desteklenmektedir. Çoğu zaman bir ay içerisinde olumlu sonuç alınmaktadır.

Scroll to Top